Dokunmanın Gücü

Uzun yıllar pazarlama sektöründe çalışmanın vermiş olduğu bilgi birikimime dayanarak şunu açık yüreklilik ile söylüyorum ki;  Dokunmanın büyülü bir gücü vardır. En temel ihtiyaçlarımızdan biridir.

Hikaye de,  yeni doğan bebeğe ( annesi doğum esnasında vefat ediyor ve bebek prematüre olarak dünyaya geliyor.) yaşama şansını verilmez iken bebek mucize eseri yaşıyor. Sebebi araştırıldığında ise doğumhane hemşirelerinin  bebeği  kucağına aldığı, sevdiği söylenir.

Çok lüks bir ayakkabı mağazasına müşteri giriyor. İçeride  bulunan satış temsilcileri hiçbir şekilde yanınıza gelip ‘’ size nasıl yardımcı olabilirim yada size yardımcı olmamı ister misiniz ? ‘’ bir soru sormuyorlar. Ta ki ürüne temas ettiğinizde  yanınıza gelip konuşmaya başlıyorlar.

Laboratuar çalışmalarında, düzenli okşanan hayvanların beyinlerinin daha büyük, kemik ve kaslarının daha sağlam, bağışıklık sistemlerinin daha güçlü olduğu görülüyor. Yetişkin olduklarında da dokunulmayan yavrulara göre daha sağlıklı kaldıkları ve daha az hastalandıkları gözleniyor. 

EFT  ve Masaj konusunda ; dokunma  ( vurmak, bası uygulamak ) sayesinde birçok ruhsal ve fiziksel rahatlama sağlama, şifa bulma yönünde birçok örnekler mevcuttur.

Antropolog’lar sevmek dokunmaktır. Dokunmak sevmektir der.

Dokunmak kelimesinin bir çok anlamı var. Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik gibi niteliklerini duymak; el sürmek;  sağlığını bozmak;  almak ,kullanmak;  ilgili olmak, değinmek; karıştırmak;  içine işlemek, duygulandırmak  gibi   .

Dokunmak  bazen bir söz, bazen bir bakış, bazen yardımetmektir. O halde  en güzel anlamı,  bir gönüle dokunmak olmalı. Ağlayanı güldürmek,  düşeni kaldırmak,  darda kalanı ferahlatmak. Sevdiklerimizi  ve zor durumda  olanları sevindirmek.

Corona virüsü yüzünden  tokalaşamadığımız veya birbirimiz ile kucaklaşma ve sarılmanın olmadığı şu günlerde birilerinin yaşamına dokunabiliriz.

Hayatlara dokunmaktan vazgeçmeyin !!!

 Yaptıklarınızın değeri  bilinmese  dahi.